MERHABA

Merhaba değerli okurlar.

Bugünden itibaren, gerek Eskişehir, gerek Türkiye ve gerekse Dünya gündemine dair, güncel konular ve politika konusundaki yazılarımla, düşüncelerimi sizlerle paylaşacağım.

Öncelikle, bana bu fırsatı veren, değerli AJANS26 ekibine teşekkürlerimi sunarım.

Yazılarımda, objektif olmaya, doğruları anlatmaya, izah etmeye, kırıcı ve rencide edici olmamaya, sorunlara doğrudan odaklanarak “üzüm yemeye” gayret edeceğim. Haklı eleştirilere açığım. Cevap hakkı doğuran konularda, muhataplarımın değerlendirmelerini de sizlerle paylaşacağım.

Bu düşüncelerle, yeni bir başlangıç yaparken, sizleri saygıyla selamlıyor ve merhaba diyorum.

ASIRLIK ÇINAR

Değerli okurlarımız, dün Hamamyolu Caddesi’nden geçiyordum. Bildiğim kadarıyla 205 yaşında olan, hem Osmanlı Dönemi’nin hem de Cumhuriyet Dönemi’nin yaşayan tanığı olarak, birçok önemli olayları sessizce izleyen, Asırlık Çınar ağacımızın durumuna baktım ve içim burkuldu, çok üzüldüm. Çünkü, Asırlık Çınar ağacının en kalın ve kuvvetli dalı, yavaş yavaş kopuyordu ve çürümeye başlamıştı. Sanki içten içten ağlıyor ve bir şeyler anlatmaya çalışıyordu. Yaralıydı ve yarası çok acıyor gibiydi. Gövdesinden ayrılmaya, kopmaya başlayan bu dallar neden çürümeye başlamıştı? Neden 205 yıllık hayatının sonuna yaklaştığını haber vermeye çalışıyordu? Neden acaba?

Yaklaşık 16 milyon TL. (eski parayla 16 trilyon TL.) harcanan, nostaljik bir görünümle, şehirde yaşayan herkesin geçmişinden izler çağrıştıran ancak, yeşil görünümünün büyük kısmı iptal edilen, birçok ağacın katledildiği,   imalatı bile daha bitmediği halde, döşenen tahta görünümlü plastiklerin kırıldığı, ayrıca yaşattığı tahribatı kapatmaya çalışmak için, belli ücretler ödenerek alınan ödüllü (!) proje “Hamamyolu Projesi” olabilir mi?

Üstelik bu kadar harcanan para, yaklaşık olarak 300 metrelik yol için! Çevreye zarar verilmeyeceği sözüne rağmen, birçok ağaç kesildi. Tam bir kıyım yapıldı. Gezi olaylarında, üç ağaç kesilecek diye, Türkiye’yi iç savaşın eşiğine getirenlerden ise, hiç ses çıkmadı, hiç bir tepki duymadık. İşi yapanlar CHP’li olunca, kesilen  ağaçlar da normal karşılanıyor. Tam bir “çifte standart”. Ayrıca, o beton yığınını görünce, estetikten yoksun, kaba duran, böyle bir çirkinliğin nasıl yapılabildiğini, insanın aklı almıyor. Bu nasıl bir iş?

Bu proje vatandaşlarımızın nezdinde, içinde birkaç kafeterya yapılarak, birilerine avantaj sağlamanın bir vesilesi olarak görünüyor. Daha dün akşam bir hanımefendi, bu konuda çok ilginç sözler söyledi. Doğrusu, bu kadar ayrıntılı bakabilmelerini ummuyordum. Ancak vatandaşlarımız, yanlış yapılan işleri görüyor, yanlış yapanları da biliyor ve dile getiriyor.

Bu işleri yapanlara sesleniyorum: Bu milletin dişinden, tırnağından artırdığı ve ödediği vergileriyle oluşan bütçeyi, böyle yanlış işlerde KULLANAMAZSINIZ. “Ne güzel proje yaptık, bakın ödül bile aldık” sözleriyle AVUNAMAZSINIZ. Bu şehrin ruhunu yansıtan, herkesin geçmişinde güzel anılar bırakan Hamamyolu’nu ve Yediler Parkı’nı katletmeyi, SAVUNAMAZSINIZ. Her şeyi bir kenara bırakalım; yapılan proje yüzünden, 205 yıllık Çınar Ağacı’mızın çürümesine, ölmesine sebep olduğunuzda, bunun vicdan azabından ve maşeri hesaptan KURTULAMAZSINIZ..

-