Ülviye İnci'nin bıçaklanarak öldürülmesi olayına sert tepki gösteren Günay;

Yeter Artık!!!

Dün Ülviye İnci bıçaklanarak öldürüdü, önceki günlerde, aylarda onlarca başka kadın, hem de en yakınları tarafından. Prof. Günay yaşanan vahşet karşısında tepkisini ‘Yeter artık!’ diyerek gösterdi. Prof. Günay “Kadın cinayeti veya kadına karşı şiddet haberleri güncel haberler içinde yer alıyor, ama bu toplumsal sorun giderek büyüyor. Biz basına yansıyanların farkında oluyoruz. Oysa yaşanan dram çok daha derin. Daha iki gün önce basına yansımayan ama yaşanan bir drama şahit oldum. Eşi tarafından şiddet görmüş bir hanım ile görüştüm, yardımcı olmaya, destek olmaya çalıştım. Öznur Sazlar, eşi tarafından 15 yerinden bıçaklanmış, hastanede yatıyor. 4.5 yaşında çocuğu var. Eşi cezaevinde şimdilik, hukuki süreci de takip edeceğim, bu canilerin gerekli cezayı alması gerekiyor. Burada insan hayatından bahsetiyoruz. Allahın verdiği hayatı almaya kimsenin hakkı yok. Adalete güveniyoruz, bu caniler hak ettikleri cezayı alacak.” Şeklinde açıklamada bulundu.

Bir istatistik değil, her biri bir hayat...

Prof. Günay “2019 yılının ilk altı ayında Türkiye’de 214 kadın, sırf Haziran ayında 40 kadın öldürüldü.  Birleşmiş Milletler Uyuşturucu ve Suç Ofisi (UNODC) 2019 Küresel Cinayet Raporu’na göre 2017’de dünya genelinde her bir saatte 6 kadın eşleri, sevgilileri ya da aile üyeleri tarafından öldürüldü. Kadınların ve genç kızların cinsiyete bağlı öldürülme oranlarının incelendiğinde 2017’de 87 bin kadın kasten öldürüldü, bu rakam 2012’de 48 bindi. Sanki normalmiş gibi hem dünyada hem de ülkemizde istatistik verilerini takip ediyoruz. Bu insanların her biri bir hayat, bireylere hayat veren birer hayat. Bu kadınlar sözde en güvendikleri, hayatı paylaştıkları kişiler tarafından öldürülüyorlar.” Dedi.

Kadına şiddet değil, Erkek Şiddeti!

Prof. Günay “Cinayetlerin temelinde şiddet ve saldırganlık eğilimlerinin etkisi var yani erkeklerde saldırganlık eğilimi birikerek bir şekilde gelişerek cinayet eylemlerine dönüşüyor. Yapılan akademik çalışmalarda Türkiye’de son on yılda işlenen kadın cinayetlerinin en yaygın nedeni “tartışma”, ikinci olarak “boşanma ve ayrılma talebi” yer almaktadır. Bu psikolojik bir sorun olarak karşımıza çıkıyor. Hasta ruhlu erkek, kültür ve biyolojik yapısı aracılığı ile kadın üzerinde hakları olduğunu düşünmekte ve kadının hayatına istediği gibi hükmedeceğine inanmakta, zamanla öldürücü eğilimlere yönelmektedir. Bilinenin aksine ekonomik nedenler kadın cinayetlerinin niceliği bakımından son sıralarda yer almaktadır. Nedeni ne olursa olsun başka bir insanın hayatına kast kabul edilmez.” Şeklinde açıklamada bulundu.

Bireylerin yaşam hakkını korumak hepimizin görevi

Prof. Günay “Burada yalnız kadınların yaşam hakkından değil tüm insanların yaşam hakkından bahsediyoruz. Kadın, çocuk, yaşlı farketmez. Kısacası insana karşı yapılan şiddete karşıyız, tüm canlılara karşı şiddete karşıyız, doğa, hayvan. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, Adalet Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı kadına şiddet konusunda önlemler almış, çalışmalarını devam ettirmektedir. Aile ,Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığınca “Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele – Ulusal Eylem Planı 2016-2020”  hazırlanmıştır. Ancak şu da bir gerçek, şiddette uğrayan kadınların bunu resmi mercilere bildirmekten çekinmesinin arkasında intikam alınacağı korkusu, psikolojik bağımlılık, polisin suçlamaları ciddiye almayacağı düşüncesi ve saldırının özel bir mesele olarak algılanması gibi nedenler yatıyor.“

Toplumsal zihniyet değişimi gerekiyor

Prof. Günay “Tüm canlılara karşı şiddetin önlenmesi ancak erken yaşlarda eğitim ile başlar. Zamanla toplumsal zihniyet değişimine evrilir ve sorunları şiddetle değil, iletişim ve uzlaşma ile çözme becerilerine dönüşür.” dedi

Editör: TE Bilişim