Yeni tip korona virüs (Covid-19) salgını ile mücadelede ön safta yer alarak amansız mücadele eden ve tüm kesimin taktirini kazanan hemşirelerin bir günü 12 Mayıs Hemşireler Günü'nde görüntülendi. Hastaneye girişten, hastaların tedavi sürecine kadar her anları görüntülenen hemşireler yaşadıklarını anlatırken, duygulandırdı. Öte yandan virüsü yenen sorumlu hemşire Elif Karayel Bilgili ise yaşadıklarını anlattı. Korona virüs ile mücadelede akla ilk gelen pandemi hastanelerinden biri olan Şişli Hamidiye Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde 12 Mayıs Uluslararası Hemşireler Günü dolayısıyla hemşirelerin hastane servisinde ve yoğun bakım ünitesinde bir günde neler yaşadıkları İhlas Haber Ajansı ekibi tarafından görüntülendi. Sabah erken saatlerde hastaneye gelen hemşireler öncelikle olarak giyinme odalarına giderek burada maske, tulum, gözlük ve daha birçok koruyucu ürünlerini üzerlerine giyiyorlar. Daha sonra korona virüs hastalarının olduğu odaları tek tek gezen hemşireler, her gün rutin olarak hastaların ateş, nabız ve diğer kontrollerini yapıyor. Korona virüs şüphesi bulunan kişilerin örnekleri ise cam bölme arkasından alınıyor. Hastanede durumu kritik olmayan hastaların tedavisi normal odalarda devam ederken durumu ciddi olan hastalar ise yoğun bakım ünitesinde tedavi altına alınıyor. Hemşireler hem normal odalarda hem de yoğun bakım ünitesinde amansız bir mücadele veriyor. Öte yandan hemşireler virüsün ailelerine temas yolu ile bulaşma riskine karşılık vak`anın görüldüğü ilk günden bu yana ailelerinden uzak kalmaya çalıştıklarını ifade etti. Sürecin hem fiziksel hem de psikolojik olarak kendilerini yıprattığını belirten hemşireler bir an önce normal hayata dönmek istediklerini belirtti. “Sevdiğimiz insanlara bu hastalığı bulaştırmaktan daha çok korktuk” Korona virüs ile mücadelede zorlu bir süreçten geçtiklerini söyleyen hemşire Feride Bekdemir, “Kovid kliniğine 18 Mart'ta başladık. Zorlu bir süreçten herkes gibi biz de geçtik. Bu süreçte hastalığa yakalanmaktan tabi ki korktuk ama bu hastalığa yakalanıp sevdiğimiz insanlara bu hastalığı bulaştırmaktan daha çok korktuk. Çocuklarıma yeterli ilgi ve sevgi gösteremedim. Onlara dokunurken vicdan azabı ile dokundum. Acaba bu hastalık onlara geçerse bu süreci nasıl atlatırım korkusu yaşadım. İşiniz olmadıkça dışarıya çıkmayın” dedi. “6 yaşındaki bir çocuğa annen hasta demek kolay değildir” Sürecin ilk başında testinin pozitif çıktığını daha sonra hastalığı atlatıp işinin başına döndüğünü söyleyen Şişli Hamidiye Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Kliniği sorumlu hemşiresi Elif Karayel Bilgili, “Sürecin ilk başladığı dönemlerde korona virüs testim pozitif çıktı. Bu süreç çok sancılı geçti. Çalışırken bir akşam eve gittim ve ateşim çıktı. Halsizliğim oldu. İşe gelmek için yataktan kalkamadım. Çok endişelendim bilmediğimiz bir şey ile karşı karşıyaydık. Sürecin başından beri hiçbir aile bireyim ile görüşmedim. Çünkü onları korumam gerekiyordu. Şuan işimin başındayım. Hemşirelik çok kutsal bir meslek isteyerek yapılabilecek bir meslek. Tüm hemşire arkadaşlarımın hemşireler gününü kutluyorum. Evladınızın olması çok ayrı bir duygu bana bir şey olursa o ne olur diye düşündüm. Tekrar hasta olursam o durum beni çok rahatsız eder. Çocuğuma hasta olduğum dönemde hep mesaimin olduğunu söyledim. Çünkü 6 yaşındaki bir çocuğa annen hasta demek kolay değildir” şeklinde konuştu. “Ailemden uzakta çocuğumu görememem psikolojik olarak yıpratıyor” Korona virüs yoğun bakım servisinde çalışan bir hemşire ise, “Cihaza ihtiyacı olmayan hastalarımız daha rahat oluyor kendi ihtiyaçları dile getirebiliyorlar. Yeme ihtiyacı karşılanmazsa ek gıda takviyesi sağlanıyor. Solunum cihazına bağlıysa hastanın çıkış süreci uzun oluyor. İnsanların hayatlarına dokunduğum için mutluyum ama şu durumda şu kıyafetlerle olduğum için ben de üzgünüm. Ailemden uzakta çocuğumu görememek psikolojik olarak yıpratıyor” ifadelerini kullandı.